VENÜS SATÜRN ARASINDA KARE AÇI OLUŞUYOR

Kural koyucu Satürn’ün, eğlence, aşk ve romantizm gezegeni Venüs’e bu zorlayıcı açısı aşk ve evlilik konularında sorumlulukla hareket etmemiz gerektiğini söylüyor. Var olan ilişkimizde sorunlar ve zorluklar yaşamamız neredeyse kaçınılmaz. Eğer bu güne kadar sorumlu bir şekilde hareket etmemişsek bu transit nedeniyle bedel ödeme durumları ile karşılaşabiliriz. Satürn’ün, sınırlandıran, engelleyen, kısıtlayan etkisi nedeniyle kendimizi karamsar hissedebiliriz, endişe ve korkularımız su yüzüne çıkabilir. Mutluluk, eğlence ve tatmin duygumuzun zayıf olduğu bu günlerde, romantizm ve neşe ile geçirdiğimiz günleri arayabiliriz. Çünkü soğukluk getiren Satürn’ün etkisiyle yaşamın tadı kaçar, sıcak ve samimi ilişkiler yaşamakta zorlanabiliriz. Bu nedenle sosyal hayatımız da yara alabilir, kendimizi her şeyden ve herkesten soyutlayabilir, izole kalmayı tercih edebiliriz.

Bu transit nedeniyle aşk ilişkimiz ciddi yara alır hatta tutkunun kalmadığı yıpranmış bir ilişki bitebilir. Her zamankinden daha utangaç, mesafeli, çekingen, aşırı hassas ve duygusal oluruz. Her türden istek ve arzularımıza ulaşmak neredeyse imkansızdır. Mutluluğun ve bolluğun uzak ve ulaşılmaz olduğunu düşünmek bizi üzebilir. Sevme ve sevilme duygumuzun tatmin edilmesi de zordur. Bu da depresif bir ruh halinde bulunmamıza ya da melankolik olmamıza neden olur.

Mali anlamda risk almanın zarar getireceği bu günlerde daha çok maddi planlamalar yapma ve maddiyatı sağlamlaştırma için çalışmak gerekir.  Estetik ve sanatsal konular, yaratıcılığımızı ortaya koymamız gereken durumlar için de bu durum geçerlidir.

Bu transit etkisiyle ilişkilerimizde yaşanabilecek gerginliği azaltmak için sakin ve sağduyulu hareket etmek önemli olacak. Uzaklaşma ve mesafe yerine yakınlık ve samimiyeti benimseyebilirsek bu transitin etkilerini çok daha kolay atlatabiliriz.

Sevgiyle kalın…

BUGÜN MERKÜR GERİ HAREKETE BAŞLIYOR.

Her yıl üç kere geri harekette bulunan Merkür, 11 Şubat’a kadar devam edecek olan yılın ilk retrosuna bugün başlıyor. Artık hemen hepimizin aşina olduğu Merkür retrosu, bu kez hava elementi burcu olan Kova’da gerçekleşecek.  Merkür en genel anlamıyla iletişimle alakalıdır. Nasıl iletişim kurduğumuzu, nasıl kavradığımızı, nelere odaklandığımızı, ticari konuları, yakın çevremizle ilişkilerimizi ve seyahatlerimizi temsil eden Merkür’ün geri harekete başlamasıyla bu alanlarda sorunlar, sıkıntılar yaşayabiliriz. Hava elementi doğrudan iletişimle alakalı olduğu için özellikle iletişim becerilerimiz ve düşünsel faaliyetlerimizde pürüzlerle karşılaşabiliriz.

Teknolojik aletlerde bozulmalar, iletişimde aksaklıklar, anlaşma ve sözleşmelerde yanlış kararlar, seyahatlerde olası sıkıntılar Merkür Retrosunun getireceği en önemli sorunlardır. Bu nedenle 11 Şubat’a kadar internet ve bilgisayar üzerinde yaptığımız her çalışmanın yedeğini almak, mümkünse önemli anlaşma ve sözleşmelerimizi bu tarihin sonuna bırakmak, seyahatlerimizi en ince detayına kadar planlamak çıkabilecek olası sıkıntıları azaltacaktır. Bir şeyler almak için de uygun bir zaman değildir, çünkü vermiş olduğumuz karardan sonrasında pişmanlık duyabiliriz. Unutkanlığımız artabilir, önemli şeyleri aniden kaybedebilir, işlerimiz yolunda gitmiyor duygusu yaşayabiliriz. Kısaca; bir şeylere başlamak, yeni girişimlerde bulunmak, ilk adımları atmak için 12 Şubat’ı beklemekte yarar var.

Özellikle iletişimsel alanda yanlış anlaşılmalar, bilgi eksikliği yüzünden yaşanan sorunlar, kendimizi doğru ifade edememenin getirdiği sıkıntılar bu süreçte sıkça karşımıza çıkabilir. Bu nedenle yargıya varmadan önce bir kez daha düşünme, fikirlerimizde ortaya çıkabilecek sabitliği elimine etme ve karşımızdaki kişinin bize anlatmak istediği şeyi doğru anlama ve başkalarına doğru aktarma çok önemli olacak. Retro Kova’da olacağı için toplumsal konular da fikir ayrılıkları, gruplar arasında çıkar çatışmaları ya da eskide kalmış sosyal organizasyonların tekrar gün yüzüne çıkması gibi durumlarla da karşılaşabiliriz.

Peki yaklaşık 20 gün hiç bir şey yapmadan bekleyecek miyiz? Tabii ki hayır. Bu süreçten en verimli şekilde yararlanmanın yollarını bulabiliriz. Yani, eskiden kalan işlerimizi toparlamak, projelerimizin üzerinden geçmek, daha önce yarım bıraktığımız işleri tamamlamak için kullanabiliriz bu süreci. Psikolojik çözümlemeler ve terapiler için de çok uygun zamanlardır. Yazmaya başlamanın, ruhsal çalışmalarda bulunmanın, kendimizi fazlalıklarımızdan arındırmanın yollarını deneyebiliriz.

Sevgiyle kalın…

YILIN İLK YENİ AYI BUGÜN GERÇEKLEŞİYOR

Yılın ilk Yeniayı sabit bir burç olan Kova burcunda gerçekleşecek. Kova en genel anlamıyla; yenilikçi, entelektüel, devrimci, hümanist, kendini insanlığa adayan, icat eden, alternatif getiren, grup aktivitelerini ön planda tutan, özgürlükçü enerjileri barındırır. Ancak duygusal Ay, rasyonel Kova’da rahat etmez. Bağımsızlığına ve bireyselliğine düşkün olan Kova, Ay’ın aidiyet ve duygusal güvence arzusunu beslemeyecektir. Yeni aylar, yeni başlangıçlar yapmak, yeni girişimlerde bulunmak, uzun zamandır atmak istediğimiz adımları atmak için çok uygun zamanlardır. Ancak hem yeni ay zamanındaki gökyüzünün durumu,  hem de aynı anda gerçekleşecek olan Merkür Retrosunu düşündüğümüz zaman, bu yeni ayın diğerlerine çok benzemeyeceğini söyleyebiliriz.  

Yeni ayla birlikte sosyal olaylarda bir hareketlenme yaşayabiliriz. Ekipçe yapacağımız işlerde başarıya ulaşma şansımız yüksektir. Aynı hedef ve idealleri paylaştığımız kişilerle birlikte hareket etmek, yeni ve alternatif getiren gruplara katılmak için uygun zamanlardır. Entelektüel konulara daha fazla zaman ayırabilir, zihinsel aktivitelerden her zamankinden fazla zevk alabiliriz. Bu Yeni ay Özgürlük tutkusunu da artıracağı için toplumsal bazda olayların yaşanması da muhtemeldir. Daha yenilikçi ve ilerici bir bakış açısı ortaya çıkabilir, geleneksel olana karşı çıkma dürtüsü, fikir mücadelelerine yol açabilir. Ancak burada Kova’nın sabitliğini unutmamak gerekir çünkü bu, inançlarda ve fikirlerde de sabitliğe yol açacağı için bir anlaşma yoluna gitmek zor olacaktır.

En iyisi gerçekleşecek olan Merkür retrosunu da hesaba katarak, yeni başlangıçlar ve atılımlar yapmak için acele etmemek, beklemede kalmak olacaktır. Bu süreci ilerisi için planlama yaparak geçirmek bizi düşünülmeden alınmış acele ve yanlış kararlardan koruyacaktır.

Sevgiyle kalın…

BUGÜN MARS NEPTÜN'LE KAVUŞUYOR

Bugün gökyüzünün en naif gezegeni Neptün ile kavganın ve mücadelenin gezegeni Mars kavuşum yapacak. Neptün bir yandan hayallerimizi, ideallerimizi, insancıl yanlarımızı, fedakarlıklarımızı vurgularken, diğer yandan hayal kırıklıklarını, aldanma ve aldatmaları, yanılgıları da gösterir. Enerjisinin anlaşılması ve tarif edilmesi en güç gezegendir. Kafa karıştırıcı ve realiteden uzaklaştıran yönüyle gizem, bu gezegenin en belirgin özelliğidir. Neptün’ün olduğu yerde mantık ve zihin devre dışı kalır. Mars gibi hayata bağlılık ve mücadeleyi ifade eden bir gezegenle kavuşum yaptığında kişi üzerinde pasifleştirici etki yaratır. Harekete geçmek için gerekli olan eforu ve enerjiyi düşürebilir. Özellikle geçen hafta yaşadığımız Mars-Satürn karesinin gerilimli günlerinden sonra bu etki, tansiyonu düşürmesi bağlamında aslında iyidir. Bununla birlikte harekete geçmek, tepki vermek, kararlı olmak ya da dayanıklılık gerektiren zamanlarda pasif ya da hareketsiz bırakan etkileriyle başa çıkmak zor olabilir.

Kendimize güvenimizin azalacağı, dayanıklılığımızı ve kararlılığımızı kaybedebileceğimiz bu günlerde hayata dair korku ve endişelerimiz artabilir. Bağışıklık sistemimiz zayıflar, hem bedensel hem de ruhsal olarak son derece savunmasız oluruz. Bu nedenle fiziksel ve psikolojik sağlığımıza özellikle dikkat etmemiz gerekir. Yine dikkatsizlik nedeniyle kaza ve sakarlıklara da açık olduğumuz bir dönemdir. İş anlaşmaları yapmak için de uygun bir zaman değildir. Aldanma ve dürüstlük dışı davranışlarla karşılaşabiliriz. Bu nedenle riskli ve iyice düşünülmemiş girişimlerden uzak durmalıyız. Bu birkaç gün boyunca kararlı duruşumuzu korumaya çalışmalıyız. Üstümüze ekstra görev ya da yeni sorumluluklar almamak yerinde olur.

Tüm bu enerjiyi ve eforu düşüren etkilerine karşılık, sanatsal yaratıcılık ve mistisizimle ilgili aktiviteler için oldukça olumlu bir dönemdir. Bu nedenle bu birkaç gün metafizik ve ezetorik konulara eğilmek, meditasyon benzeri ruhsal şifa teknikleri üzerinde çalışmak bizi hiç olmadığımız kadar rahatlatacaktır.

Sevgiyle kalın…

MARS-SATÜRN KARESİ: GERİLİMLİ GÜNLERİN HABERCİSİ…

Gökyüzünün iki zor, mücadele ve stres getiren gezegeni bu hafta gergin açı yapacak. Her koşulda dayanıklılığımızın sınanacağı, mücadelenin artacağı, sağlığımızın ve motivasyonumuzun sekteye uğrayacağı bu hafta kısaca zor bir hafta olacak. Satürn doğası gereği durduran, yavaşlatan, engelleyen bir etkidedir. Hızın, mücadelenin ve kavganın gezegeni Mars’la kare gibi gergin bir açı yaptığında bir çeşit sınav dönemine gireriz. Bir yanımız “Harekete geç”, “Acele et”, “Bir şeyleri kaçırıyorsun” derken, diğer yanımız “Dur!”, “Bekle!” der. İki ayrı çatışmanın arasında kalmak da bizi oldukça zorlar, kendimizi bitkini yorgun, yönümüzü şaşırmış hissedebiliriz.

Bu haftanın ana teması öfke, saldırganlık, kısıtlanmışlık, kaza yani her türlü tehlikedir.  Başımızı derde sokabiliriz, karşılıklı olarak meydan okumalarla karşılaşabiliriz. Elimizi neye atsak başarısız olduğumuzu düşünür, daha çok çabalar ancak çabaladıkça daha da başarısız oluruz. Bu da öfke krizlerine neden olur. Öfkemizi nereye yönlendireceğimizi bilememek bize düşman kazandırır, kavga ve tartışmalar, ego savaşları neredeyse kaçınılmazdır. Kazalara da dikkat edilmesi gereken bir süreçtir. Her türlü alet, cihaz ve otomobiller konusunda da çok dikkatli olmak gerekir.

Çok stresli günler bizi bekliyor. Bu gerilim dolu günleri bolca dinlenerek ve rahatlamaya çalışarak geçirmeliyiz. Uzlaşma sanatını öğrenmek, mümkün olduğunca sabır ve hoşgörü göstermek çok önemli, bunu başarabilmek için elimizden gelenin en iyisini yapmaya çalışmalıyız. Bencillik, ancak bize acı verir. Olayları akışına bırakmak, gereksiz yere zorlamamak, hatta hayatı biraz askıya almak gereken günlerdeyiz. Bu günleri meditasyon, yoga, nefes gibi zihni ve bedeni rahatlatan aktivitelerle geçirmek sayesinde en az hasarla atlatabiliriz. Unutmayalım ki, bu transit bizi çok yorar ve zorlar, ancak öfke ve saldırganlık, kendine güven, ego, kişisel gücün kullanımı ve doğası hakkında önemli dersler de almış oluruz...

Sevgiyle kalın…

MARS BALIK BURCUNA GEÇİYOR

5 Aralık’tan beri Kova burcunda hareket eden Mars 20 Şubat tarihine kadar kalacağı Balık burcuna geçiyor. Balık burcunun en önemli motivasyonu duygusal açıdan kendisini güvende hissedebileceği ortamı yaratmaktır. Mars gibi agresifliğin, savaşma güdüsünün ve mücadele arzusunun üst boyutta olduğu bir gezegenin duygusal Balık burcuna geçmesiyle aradığımız bu güvenceyi bulmakta zorlanacağız demektir. Ne uğruna mücadele ettiğimiz, bu mücadeleyi nasıl verdiğimiz, hangi hedeflere odaklandığımızı kestiremeyebilir, dağılabilir ve en baştaki amacımızdan uzaklaşabiliriz. Dayanıklılığımız ve cesaretimiz kırılabilir, enerjimiz düşer, ya da enerjimizi istediğimiz gibi kullanmak sorun olur.

Kararlarımız da bu süreçte kesin ve kalıcı olmayabilir. Karşıt görüşler arasında kalmak bizi çelişkiye düşürebilir. Enerjimizi hangi yöne yönlendireceğimiz konusunda kafamız karışık olacağı için huzursuzluk hissedebilir, bunu yakınlarımıza da yansıtabiliriz. Çünkü Mars Balık burcunun tolerans ve bağışlayıcılığını azaltacaktır.

Bu dönemin olumlu yanı güçlü sezgilere sahip olmak olacak. Ne yapacağımıza ve nasıl yapacağımıza sezgilerimizle karar verebiliriz. İç sesimiz bizi hiç olmadığı kadar doğru yöne sevk edebilir. Ruhsal ve duygusal konular gündemde olacağı için hareketlerimiz duygularımızdan etkilenir, bazı zamanlarda tamamen duygusal kaynaklı çıkışlar yapabiliriz. Örneğin hiç olmadığımız kadar sulu gözlü olabilir, gözyaşlarımızı silah olarak kullanabiliriz. Kararlı hareket etme ve savaşma gücümüzün düşük olacağı bu dönemde, nedensiz mücadelelere girmemek, yeri geldiğinde kendimizi suyun akışına bırakabilmeyi ve kabullenmeyi bilmek sayesinde duygusal gerginliklerimizi de en aza indirebiliriz.

Mars’ın natalda hangi evimizde olduğu, bizi hangi konularda Balık enerjisiyle buluşturacağını ortaya koyar. Bu nedenle hayatımızda hangi alanda bu etkiyi yaşayacağımız doğum haritalarımızdaki Mars’ın yerleşimi ile doğrudan alakalıdır. 

Sevgiyle kalın…

MERKÜR KOVA BURCUNDA

MERKÜR Bugün 13 Mart 2015 tarihine kadar kalacağı kova burcuna geçiyor. Merkür en genel anlamıyla iletişimle alakalıdır. Nasıl iletişim kurduğumuzu, nasıl kavradığımızı, nelere odaklandığımızı, ticari konuları ve seyahatlerimizi temsil eden Merkür’ün Kova burcuna geçmesiyle İletişim becerilerimiz ve düşünsel faaliyetlerimizde artış olacak. Keskin kavrama yeteneğimiz sayesinde yeni olan her fikre çok daha gerçekçi ve mantıklı bir şekilde yaklaşabileceğiz.  Olaylara yaklaşımımız duygusal olmaktan ziyade daha rasyonel olacak çünkü Kova burcu duygusal bir burç değildir. Çağdaş ve ilerici bir görüş açısına sahip olduğumuz bu dönemde geleneksel olan her şeye karşı çıkabiliriz. Zihnimiz çok daha objektif ve net olacağı için daha önce bir şekilde çözemediğimiz, sürüncemede kalan konuları yeni bir bakış açısıyla değerlendirme ve hatta çözme şansına sahip olacağız. Bilimsel, teknolojik ve akademik konularda da başarılı olacağımız bir dönemdeyiz, değerlendirmek gerekir.

Bunun yanında Kova sabit bir burç olduğu için fikirlerimizde sabitlik ve inatçılık gösterebilir, kendi bildiğimizin doğru olduğu konusunda ısrarcı olabiliriz. Aldığımız kararlar kesin olacağı için başkalarının ne dediği bizim için önemli olmayabilir. Ancak bu bizi hatalı sonuçlara götürebilir, başkalarından fikir almakta her zaman yarar vardır.

Bu dönem yazarak, okuyarak ya da düşüncelerimizi diğer insanlarla paylaşarak çok daha üretken ve verimli bir süreç geçirebiliriz. Yeni, orijinal, sıra dışı ve farklı konulara olan ilgimiz artabilir. Bu konulardaki eğitimler için de çok uygun zamanlardır.

Sevgiyle kalın…

5 OCAKTA YILIN İLK DOLUNAYI GERÇEKLEŞİYOR!..

Yılın ilk dolunayı öncü bir burç olan Yengeç burcunda gerçekleşecek. Yengeç en genel anlamıyla; duygularımız, iç dünyamız, güvenliğimiz, yuvamız, vatanımız, ailemiz, ebeveynlerimiz, çocuklarımız, vb. ile alakalıdır. Ay aynı zamanda Yengeç burcunun yöneticisidir. Bu nedenle bu dolunayda her zamankinden daha hassas ve duyarlı olabiliriz. Duygusal iniş çıkışlar, melankoli, sezgilerin güçlenmesi, kırılganlık yaşayabiliriz. Dolunay zamanları gergin enerjinin yüksek olduğu, ruhsal endişeler ve korkuların çok fazla yaşandığı zamanlardır. Kendimizi huzurlu hissetmekte zorlanabiliriz. Maddi ve manevi güvenlik ihtiyacımız, aidiyet duygumuz, sevilme ve korunma ihtiyacımız, sadakat beklentimiz, özel saydığımız, mahrem tuttuğumuz alanların korunması, aile ilişkilerimizin sağlamlığı gibi konularda kendimizi oldukça tedirgin hissedebiliriz. Hem kendimizi, hem de karşımızdaki kişileri kaygıyla izlemeye, suçlamaya, ayağımıza bağ olanları gözümüzde büyütmeye, tehditleri abartmaya da yatkın olabiliriz.

Dolunay bırakma, bitirme, sonlandırma enerjisi taşır. Bu enerjiyi başladığımız işleri bitirmek varsa eksiklerini tamamlayarak ilerletmek için kullanabiliriz. Dolunay zamanında her şey daha görünür olur. Bu nedenle daha önce üstünü örttüğümüz Yengeç burcuna ilişkin konular da su yüzüne çıkabilir. Örneğin ailemizle ilgili bir durum ya da devletle ilgili sırlar gibi. Duygusal olarak zayıf ve çalkantılı olabileceğimiz için bu yeni açığa çıkan konularda kendimizi oldukça savunmasız hissedebiliriz.

Yine de dolunay enerjileri büyük güç ve cesaret getirir, birçok konuda itici gücü vardır, yapmak istediğimiz şeyler konusunda bizi destekler. Sezgilerimizi ve yaratıcılığımızı artırır. Bu nedenle eskimiş, miadını doldurmuş alışkanlıklarımız ya da davranışlarımızı bırakmak için uygun bir zamandır. Diyete başlamak için de özellikle bu dolunay zamanını kullanabiliriz çünkü Yengeç’teki dolunay enerjisi bu konuda da şans getirir. Evimizle ilgili değişiklikler, taşınma ya da yeni ev alımı-satımı konuları gündeme gelebilir. Bu, meditasyon yapmak için de oldukça uygun bir zamandır, değerlendirmek gerekir.

Sevgiyle Kalın…