16 Ekim’de Koç burcunda Dolunay
gerçekleşecek. Dolunaylarda Ay-Güneş karşıtlık içindedir. Bu dolunayda da bu
karşıtlık Koç-Terazi aksında olacak ve ben-biz ikileminde bir karşı karşıya
gelmeyi ve ilişkileri gündeme getirecek. Önümüzdeki hafta bu dolunay etkisi ile
birlikte gökyüzünde çok büyük bir enerji ortaya çıkartacak olan etkilerle de
karşı karşıyayız. Mars-Plüton Kavuşumu, Merkür’ün Plüton’la olan kare açısı, bu
kombinasyonlara Uranüs’ün tetikleyici ve kışkırtıcı etkisi bizi değişim ve
dönüşümün kaçınılmaz olduğu bir durumla karşı karşıya bırakıyor.
Yeni Ay’da niyet ettiğimiz her şeyin
gerçekliğe dönüşmesi için önemli adımlar atacağımız bu dolunay, yaratıcılığımızla
ilgili konuları, estetik ve sanatsal faaliyetleri, ortaklı işlerimizi, ilişkilerimizi
ve aşk hayatımızı gündeme getirecek. Dolunay enerjileri
büyük güç ve cesaret getirir, birçok konuda itici gücü vardır, yapmak
istediğimiz şeyler konusunda bizi destekler. Sezgilerimizi ve
yaratıcılığımızı artırır. Buna karşın dolunay zamanları aynı zamanda gergin
enerjinin yüksek olduğu, ruhsal endişeler ve korkuların çok fazla yaşandığı
zamanlardır.
Özellikle Mars’ın Plüton’la yapacağı
kavuşumun etkisi bizi oldukça zorlayabilir. Bu açılar son derece acımasız ve
sert rekabetçilikle alakalıdır. Bu günlerde huzursuzluk ve sabırsızlık bizim
için büyük sorun olabilir. Düşünmeden yapılan ani davranışlar bu kombinasyonun
kaza, kavga ya da diğer aksilikleri beraberinde getirmesine neden olabilir. Bu
nedenle her zamankinden çok daha fazla dikkatli olmamız gerekir. Merkür’ün de
sert açısını gözönüne alırsak özellikle iletişimde sorunlar yaşayabiliriz.
Enerjimizin çok yüksek olduğu bu
dönemde bu enerjiyi doğru bir şekilde boşaltmak çok önemlidir. Öfke bu
sürecin anahtar kelimesidir. Hatta bu, bir öfkeden çok hiddettir. Bu tür bir
güç, büyük işlerin yapılmasına yarayan dayanıklılığı sağlar ve bundan büyük bir
kişisel dönüşüm ortaya çıkar. Fakat bu güç büyük bir zulüm ve şiddetin kaynağı
da olabilir. Olağanüstü cesaret ve dayanıklılık kapasitemizin olacağı bu
dönemde bu gücü yararlı biçimde kullanmanın yolu, hedefimize odaklanmak ve bu
hedefe ulaşmak için elimizden geleni yapmaktır. İlişkilerimizde uyum ve
uzlaşmayı ön plana çıkarmak, üstünlük kurma, ezme ve hükmetme çabamızı, elde
etme ve sahip olma arzumuzu frenleyip paylaşıma ve insancıl değerlere önem
vermek sayesinde bu gerilimli etkinin tuzaklarından korunabiliriz. Yıkmak
yerine yeniden yapılandırmayı tercih etmek belki de bu haftaki sınavımız…
Dolunay zamanları herşeyin görünür
olduğu zamanlardır. Bu nedenle hayatımızda değişmez dediğimiz, uzun süredir
bizi zorlayan rutin konular halledilmek üzere tekrar su yüzüne çıkabilir. Bir
şekilde değişime direndiğimiz ya da kabul etmediğimiz, kendimizi savunmasız ve
çaresiz hissettiğimiz alanlarda ani, kontrol edilemez değişim ve dönüşümlerden
geçebiliriz. Yaşamımızdaki eski, işe yaramaz alışkanlıklarımız ve kalıplarımız
için artık bitiş zamanıdır. Ancak bu bitişler öyle kolay olmayacak, güçlü bir
şekilde direnç gösterebileceğimiz için alt üst edici, çalkantılı, karışık ve
öngörülemez bir dönemden geçebiliriz. Uranüs de iş başındayken radikal değişim
ve dönüşümler kaçınılmazdır. Mutlaka öğreneceğimiz dersler vardır ve buna
direnmek bizi hiç olmadığımız kadar derinden sarsar. Her şeyden önce, kendimizi
direnç göstermeden değişimin akışına bırakabilmeli ve sonuna yaklaşan şeyleri
sıkıca tutma alışkanlığımızdan vaz geçmeliyiz. Elimizde tutmaya çalışmak,
stres, gerilim ve mücadele getirir, bu enerjiyi anlayarak kabule geçmek ise
denge…
Bu yüksek enerjiyi hayatımızda dengeyi kurabilmek için
olumlu şekilde kullanmamız dileğiyle…
Sevgiyle Kalın…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder